ABD, Almanya, İngiltere, Japonya, Fransa, Kanada ve İtalya’dan oluşan G7 ülkelerinin dışişleri bakanları tarafından yapılan açıklamada, Orta Doğu’da artan gerilimden endişe duyulduğu ifade edilerek bundan hiçbir ülkenin kazançlı çıkmayacağına dikkat çekildi.
ABD’nin New York kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu çerçevesinde G7 ülkelerinin dışişleri bakanları bir araya geldi. Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, Orta Doğu’da artan gerilimden ve bunun Gazze Şeridi’nden İsrail-Lübnan Mavi Hattı’ndaki sivillere yansımalarından endişe duyulduğu belirtildi.
Açıklamada, “Eylemler ve karşı tepkiler bu tehlikeli şiddet sarmalını büyütme ve tüm Orta Doğu’yu beklenmedik sonuçları olan daha geniş bir bölgesel çatışmaya sürükleme riski taşıyor. Mevcut yıkıcı döngünün durdurulması çağrısında bulunurken, Orta Doğu’da artan gerilimden hiçbir ülkenin kazançlı çıkmayacağı vurgulandı” ifadeleri kullanıldı.
G7’nin Hamas ve İsrail arasında ABD, Mısır ve Katar tarafından sürdürülen arabuluculuk çabalarına destek verdiği belirtilen açıklamada, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2735 (2024) sayılı kararının ve ABD Başkanı Biden’ın Mayıs ayında ana hatlarıyla çizdiği, Gazze’de acil ateşkes, tüm rehinelerin serbest bırakılması, Gazze’ye insani yardım akışında sürekli artış, egemen bir Filistin devletinin yanı sıra güvenli bir İsrail ile iki devletli bir çözüme giden yolu güvence altına almak için krize kalıcı bir son verilmesini sağlayacak kapsamlı anlaşmanın uygulanmasına yönelik kararlılık yinelendi” denildi.
Ateşkes önerisinin şartlarının gecikmeden ve koşulsuz olarak uygulanması çağrısında bulunan dışişleri bakanları, yaklaşık bir yıl süren çatışmalar ve bölgesel istikrarsızlıkta en yüksek bedeli ödeyenlerin büyük bir kısmını kadınlar ve çocukların oluşturduğu sivil nüfus olduğu belirtildi. Açıklamada, sivillerin korunmasının tüm taraflar için her zaman mutlak bir öncelik olması gerektiği vurgulandı.
İran’ı bölgedeki gerilimin azaltılmasına katkıda bulunmaya çağıran G7 üyeleri, İran’ın Orta Doğu’daki istikrarsızlaştırıcı eylemlerine son vermesi gerektiğini belirterek, bu istikrarsızlaştırıcı girişimlere karşılık olarak daha fazla yaptırım uygulanacağı veya başka önlemler alınacağı konusunda uyarıda bulundu.