Kocaeli’de Toprak Mahsulleri Ofisi silolarında 2 kişinin hayatını kaybettiği, 10 kişinin yaralandığı patlamaya ilişkin iddianame hazırlandı. 6 sanığın ayrı ayrı 2 yıldan 15 yıla kadar hapsinin talep edildiği iddianamede ifadelere de yer verildi.
Kocaeli’nin Derince ilçesinde 7 Ağustos 2023’de Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) silolarında meydana gelen patlamada 2 kişi hayatını kaybetmiş, 10 kişi ise yaralanmıştı. Olayda TMO’nun 60 silosundan 13’ü zarar görmüştü. Patlamaya ilişkin hazırlanan iddianame Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
6 sanık hakkında ayrı ayrı 2 yıldan 15 yıla kadar hapis talebi
Soruşturmada ismi geçen 6 şüphelinin “taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan ayrı ayrı 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmasının talep edildiği iddianamede, olayın ardından hazırlanan bilirkişi raporu ve ifadelere yer verildi.
Bilirkişi raporunda patlamanın oluş şekli anlatıldı
İddianamede yer alan bilirkişi raporunda, patlamanın meydana geldiği sırada silonun 6. katında kaynak işleminin yapıldığı, kaynak işlemi sırasında kıvılcımın 5. kata düşerek yanmanın başladığın ve tozlu ortamın alevlenmesiyle de primer patlama oluştuğu belirtildi. Alevin elevatörler içindeki yoğun tozu tutuşturduğu, elevatörlerin baca görevi görerek alevi her bölgeye taşıdığı, patlama sonrasında oluşan titreşimin bölgede tozu havalandırdığının kaydedildiği raporda; havalanan tozun patladığı, yatay taşıyıcıların (konveyörler) patlamayı beton kule içine taşıdığı, beton kule içindeki tozun patlamasıyla oluşan yanma ve basıncın, beton kuleden beton silo (kuyu) altına sirayet ettiği, bu aşamada silo altındaki (yatay taşıyıcılar) konveyorler içindeki tozların ve beton silo (kuyu) altındaki tozların da patlayarak çok büyük bir basınç oluşturduğu aktarıldı.
Aynı zamanda raporda, bu çok büyük basıncın silo alt duvarlarının yıkılmasına neden olduğu ve bu ağır tahribatın da beton kule ara katlardaki odalar içinde de mevcut olduğunun anlaşıldığı vurgulandı. Raporda, hububatın bulunduğu beton silolar içerisinde ise patlama olduğuna yönelik bir işaret olmadığına dikkat çekildi.
Eksikliklerin giderilmediği belirtildi
Bilirkişi raporunun devamında ise TMO Derince Liman silosunda söz konusu gerekliliklerin yerine getirilmemesi, eksikliklerin giderilmemesi, 2023 yılı yıllık olağan bakımının yapılmamış olması, gerekli önlemlerin alınmaması, çalışma esnasında ortamda tozun oluşumunun engellenmemesi, zeminde toz birikimine müsaade edilmesi ve düzenli toz temizliğinin yapılmaması neticesinde hububat tozlarından kaynaklı “toz patlaması” meydana geldiği bilgisi yer aldı.
Mühendis A.S.: “Benim iş güvenliği uzmanlığı yetkim yok”
İddianamede 6 şüphelinin olayın ardından savcılıktaki ifadelerine de yer verildi. Mühendis A.S., patlamanın meydana geldiği gün TMO Derince Silosunda çalıştığını belirterek, “Bizim toz emme sisteminin etkin çalışmaması gibi bir durumun olması mümkün değildir. Zira otomasyon sistemi böyle bir durumu tespit etmesi durumunda hata verir. Bizim de bu hatayı fark etmemiz mümkündür. Ayrıca temizlik periyodik olarak baş müdürlük tarafından yapılmaktaydı. Ben sigara içilmesine kesinlikle izin vermedim. Böyle bir şeye göz yummam söz konusu değildir. Benim iş güvenliği uzmanlığı yetkim yok, ayrıca iş güvenliği eğitimim de yok. Kurum tarafından verilmiş bir eğitimim var. O da kendi güvenliğimi sağlamak amaçlıydı. Benim siloda çalışanlara ilişkin bir görevim yoktur. Görev tanımımda böyle bir tanımlama yoktur. Bu nedenle bilirkişi raporunda üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
O.T.: “Risk analizini yaptırması gereken Toprak Mahsulleri Ofisi’dir”
Taşeron firma sahibi O.T. ifadesinde, “Toprak Mahsulleri Ofisi ile alt taşeron sözleşmesini ben yaptım. İş güvenliği mevzuatına göre bizim orada risk analizi yaptırmamız mevzuat gereği zorunlu olmadığı gibi böyle bir şey mümkün değildir. Buradaki risk analizini yaptırması gereken Toprak Mahsulleri Ofisi’dir. Taşeron olarak orada çalışan personelimizde her türlü iş güvenliği hususları mevcuttur. Riskli bölgede çalışmalarına dair belgeleri de vardır. Bunlardan bir tanesi İ.Ç., diğerini daha sonra dosyaya sunabiliriz. Diğer iki işçide burada malzeme taşıyan getir götür yapan işçilerdir. Bu kişilerin orada herhangi bir iş yapması mümkün değildir. Yukarıda açıkladığım nedenlerden dolayı bilirkişi raporunda tarafıma atfedilen kusuru kabul etmiyorum” diye konuştu.
“Patlamadan 3 gün önce de yangın çıktı”
O.T., ifadesine şöyle devam etti:
“TMO Derince Silosunda yangın söndürme, yangın dedektörü, ısı dedektörü ve toz toplama sistemi çalışmamakta olup, bu eksiklikler kurum içi yazışmalarında mevcuttur. Bu büyük patlamadan 3 gün önce bir yangın meydana gelmiş, bu yangın meydana gelmesine rağmen gemiden siloya hububat aktarımı devam etmiş, bu tarz patlamalar var olan tozun yanması neticesinde meydana gelmektedir. 3 gün önce meydana gelen yangına itfaiye müdahalesi sonucu söndürülmüş olmasına rağmen yangından sonra gerekli temizlik ve önlemin alındığına dair herhangi bir tutanak bulunmamaktadır ve yangın sonrası yanan malzemenin temizliğine dair bir tutanak ve bilgi yoktur. Yangının ve büyük patlamanın bundan dolayı meydana geldiğine inanmaktayım. Ayrıca bizim nerede nasıl tamirat yapacağımızda kurum karar vermekteydi. Biz onların istediği şekilde tamirat yapmaktaydık. Patlama sırasında herhangi bir çalışma yapmamız söz konusu değildir. Kurumun talimatı sonucunda orada çalışan personelimiz bekleme halindeyken patlama meydana gelmiştir”
Başmüdür K.D.: “Bakımlar en son 2022 yıl mayıs ayında yapılmıştır”
İddianamede, TMO Derince Silosunda Başmüdür olarak görev yapan ancak patlamanın ardından görev yeri değişen K.D’nin de ifadesine yer verildi. Olay gününü anlatan K.D., “Patlamanın meydana geldiği gün genel müdürlükten gelen bir heyet ile birlikte Sakarya’nın Karasu ilçesinde fındık alımına ilişkin depo araştırması yapıyorduk. Ben Karasu’da iken patlamadan haberdar oldum. Patlama haberini alır almaz genel müdürlük heyeti ile birlikte Derince Limanında bulunan silolara geçtik. Bilirkişi raporunda üzerime atılı kusurların hiçbirini kabul etmiyorum. Yıllık genel revizyon bakımları olağan bir şekilde her yıl yapılmıştır. En son 2022 yıl mayıs ayında yapılmıştır. 2023 yılına ilişkin mayıs ayında 2023 bakımı planlanmıştı. Ancak 2023 yılında ithalatın fazla olması sebebiyle gemi trafiği sonlanmadığı için mayıs ve haziran aylarında yapılan bakım patlama anında boşaltımı yapılan gemiden sonra mayıs ayında planladığımız 2023 revizyon ve genel bakım yapılacaktı. Bundan dolayı genel bakım ve revizyonu yaptırtmadığıma dair kusur tarafıma yüklenemez” ifadelerini kullandı.
“Patlamadan korunma dokümanın içerisindeki eksikliklerin çalışmasına başlayamadık”
Günlük olarak her gün rutin toz ve her türlü temizliğin yapıldığını ifade eden K.D., “Asperasyon sistemindeki biriken tozlar ve filtrelerin değişimi günlük olarak yapılmaktaydı. 2021 yılında patlamadan korunmaya yönelik düzenleme çıktı. Ancak bu düzenlemede belirtilen çalışmaların genel müdürlüğü bünyesinde bulunan teknik işler dairesince yapılması gerekiyordu. Ayrıca 2020 yılında ürün götürücülerin rehabilitasyon işini ihalesini genel müdürlüğü teknik işler daire başkanlığı yapmıştı. Onların nezaretinde bu çalışmaların yapılması gerekiyordu. Söylediğim şekilde benim başmüdürlük olarak bunlarda bir değişiklik yapmaya yetkim yoktur. Ancak ihalesi yapıldıktan sonra ben genel müdürlüğe yazı yazdıktan sonra yetki alabilmekteyim. Bu sebeple bilirkişi raporunda üzerime atılı kusurların hiçbirini kabul etmiyorum. 2020 yılındaki yapılan ihalenin kesin kabulü yapılmadığı için patlamadan korunma dokümanın içerisindeki eksikliklerin çalışmasına başlayamadık. Patlamadan korunma dokümanındaki verilen öneriler tavsiye niteliğindedir zorunlu kılınmamaktadır. Ayrıca buradaki öneriler dikkate alınsa dahi patlamanın önüne geçilebileceğine dair bir husus yoktur” dedi.
Müdür Yardımcısı K.Ö.: “Patlamanın meydana gelmesinden 4 gün önce izne ayrılmıştım”
Patlamadan önce müdür yardımcısı olarak görev yapan ancak olayın ardından görev yeri değişen K.Ö. ise “Benim çalışma kısmım silodan farklı bir yerde idare binadadır. Patlamanın meydana geldiği gün ve patlamanın meydana gelmesinden 4 gün önce izne ayrılmıştım. Patlamanın meydana geldiği günde iznim devam etmekteydi. Toz toplama sistemine 2022 yılı ve 2023 yılında daha önceki yıllara nazaran daha ayrıntılı bir bakım yaptırdık. Sistem sıkıntısız bir şekilde faal olarak çalışmaktaydı. Silonun genel temizliği periyodik olarak rutin bir şekilde temizliği yapan taşeron firmalarca yapılmaktaydı. Bu temizlik tozun ortamda birikmesine yönelik bir temizlikti. Topraklama ölçümünün eksikliklerinin giderilmesine ilişkin bakım planına alınmıştı. Elektrik mühendisimiz olan B.B’nın bizlere iletmiş olduğu şekilde topraklama eksikliğinin silo tarafında bir eksikliğin bulunmadığı, liman tarafında bir eksikliğin olduğunu belirtmesi üzerine bunun da bakım planına yukarıda belirttiğim şekilde almıştık. Bilindiği üzere patlama silonun bulunduğu yapıda meydana geldi” diye konuştu.
“2023 yılı yıllık büyük bakım gerçekleştirilememiştir”
K.Ö., iş güvenliği konusundaki eksikliklerin TMO personellerince tespit edildiğini ve giderildiğini de aktararak, taşeron firma çalışanlarına bu konuda gerekli ekipmanların tahsis edildiğini ve bilgilendirmelerin de yapıldığının altını çizdi. İzinde olduğu için patlamanın ne şekilde meydana geldiğine ilişkin bilgi sahibi olmadığını ifade eden K.Ö., bilirkişi raporunda üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
TMO silosunda gerekli tüm bakımların zamanında yapıldığını vurgulayan K.Ö., 2023’de gemi boşaltımları dolayısıyla ithalatın uzadığı, Ukrayna-Rusya Savaşı sebebiyle de Türkiye’deki çiftçilerin hububat ekimine yönlendirilmesi neticesinde yoğunluk oluştuğu, silodaki görevli bazı kişilerin hububat alımı için sahaya çıktığı, silodaki ithalat dolayısıyla boş yer olmaması ve hububatın bir kısmının Sakarya’da temin edilen depoya aktarımının devam etmesi sebebiyle 2023 yılı yıllık büyük bakımının gerçekleştirilemediğini kaydetti.
Şef Vekili B.B.: “Geminin boşaltımından sonra 2023 yılı genel revizyon ve bakım yapılacaktı”
Şef Vekili B.B. ise ifadesinde 2019’da TMO Derince Silosuna elektrik mühendisi olarak atandığını, 2022’de ise şef vekili olarak görevlendirildiğini dile getirdi. Yeni görevinden yaklaşık 1,5 yıl sonra patlamanın meydana geldiğini belirten B.B., bilirkişi raporunda yer verilen “toz birikti” bilgisinin mümkün olmadığını vurguladı. B.B., “Düzenli olarak boşaltım için siloya gelen gemi trafiği genellikle 5. ve 6. aylarda biter. Bu aylardan sonra genel revizyon yıllık genel bakım yapılırdı. Ancak 2023 yılında mevcut Ukrayna-Rusya Savaşı nedeniyle tahıl anlaşmasından dolayı gemilerin siloya boşaltım için gelme süreleri gecikti. Hatta patlamanın meydana geldiği tarihteki gemi son gemiydi. Bu geminin boşaltımından sonra 2023 yılı genel revizyon ve bakım yapılacaktı. 2023 mayıs ayında bakımın ve revizyonun ne şekilde yapılacağına dair rapor oluşturmuştuk. Fakat bu talihsiz patlama meydana geldi” dedi.
5 şüpheli “asli kusurlu”, mühendis “tali kusurlu” bulundu
İddianamede patlamanın, bilirkişi raporunda yer alan ihmaller sebebiyle meydana geldiği ifade edilerek, gerekli teknik ve periyodik bakımlarını zamanında yaptırmaması nedeniyle Başmüdür K.D’nin “asli kusurlu”, iş güvenliği önlemlerinin yeterince yerine getirilmemesi ve patlamadan önce meydana gelen küçük yangınlar neticesinde önlem almaması nedeniyle Müdür Yardımcısı K.Ö’nün “asli kusurlu”, gerekli teknik ve periyodik bakımlarını zamanında yaptırmaması, iş güvenliği önlemlerinin yeterince yerine getirmemesi ve gerekli toz temizliğinin yaptırmaması nedenleriyle Şef Vekili B.B’nin “asli kusurlu” bulunduğu belirtildi.
Aynı zamanda iddianamede, iş güvenliği önlemlerinin yeterince yerine getirmemesi nedeniyle mühendis A.S’nin “tali kusurlu”, taşeron bakım firmasının personeline iş güvenliği ve risk eğitimini aldırmaması nedeniyle firma sahibi O.T’nin “asli kusurlu”, gemiden siloya hububat boşaltımı yapıldığı sırada kaynak işlemi yaptırması nedeniyle de taşeron firma alan yetkilisi şüpheli İ.Ç’nin “asli kusurlu” bulunduğu kaydedildi.
Yorumlar kapalı.